KRİKET
Oyun Kökeni: Kriket, İngiltere kökenli bir oyundur.
İlk olarak 16’ıncı yüzyılda İngiltere’nin güneyinde oynanan kriket, 18’inci yüzyıl sonunda ülkenin milli sporu oldu. Kriket, Britanya İmparatorluğu‘nun sınırlarını genişletmesiyle sömürgelerinde de yaygınlık göstermeye başladı ve 19’uncu yüzyılın ortalarında ilk uluslararası maçlar yapıldı.
Kriket uzun bir geçmişi olan, çok yaygın ve sevilen bir spordur. Top ve sopa ile oynanan bu oyun, herhalde dünyada oyuncuların oyun esnasında çay ve yemek molası verdikleri tek oyundur. Dahası, bu oyunda, 5 günden fazla sürdüğü halde galibin tayin edilemediği de olur. Son derece karışık bir oyundur, hava koşullarındaki en ufak bir değişme sonucu tahmin edilemeyecek kadar değiştirir. Gene de iklimleri son derece birbirinden farklı olan İngiltere, Hindistan ve Antiller de oynandığı görülür.
Oyunun Bilinen Diğer İsimleri:
Beyzbol: İngiltere
Oyunun Oynadığı Yer: Açık Alan
Oyun Türü: Saha Oyunu (Düz ve geniş bir alan)
Katılımcı Sayısı: Grup Oyunu (22 kişi ile oynanır)
Amaç: Oyundan tüm oyuncuların ve seyredenlerin eğlenmiş ve mutlu bir şekilde ayrılmış olması.
Terimler: Kriketin, oyunu oynayanlar ve izleyenler tarafından benimsenen kendine özgü bir dili vardır. Argo, teknik terimler ve gelenekselleşmiş sözcüklerin karışımı, şaşırtıcı bir dildir bu.
All-rounder: Hem iyi vurucu, hem de iyi top yuvarlayıcı olan bir oyuncu.
Backing up: lskalayan arkadaşına yardımcı olmak için pozisyon almak.
Bouncer: Yerde sektirilip yükseltilerek vurucunun kafasının hizasından geçen süratli top.
Bye: Topun kaleciyi geçmesi üzerine vurucunun topa vurmadığı halde sayı için koşması.
Collapse: Birbiri üzerine birkaç vurucunun elenmesi.
Dolly: Kolay bir yakalayış.
Duce: Sayı kazanamadan oyun dışı kalma.
Extras: Alan savunma oyuncularının hataları yüzünden elde edilen sayılar.
Face: Yüzü top yuvarlayıcıya dönük olan vurucu.
Full toss: Vurucuya ulaşmadan sekmeyen, kötü top.
Gardening: Vurucunun çukurları ve tepecikleri gidermek için, kale alanını sopasıyla düzlemesi.
Guard: Vurucu, top yuvarlayıcısıyla karşı karşıyayken, sopanın, kale değneklerine göre durumu; her zaman aynı pozisyonu korumak için, vurucu çizginin üzerinde toprağı işaretler.
Hat-trick: Birbirini izleyen 3 topla, art arda 3 kale sayısı kazanma.
Howzat!: Alan savunma oyuncuları hakeme oyuncunun dışarda olup olmadığı anlamak için sordukları “How’s that?” sorusu.
Leg-break, leg-spin: Toprağa çarptıktan sonra yana doğru fırlayan top.
Leg bye: Topun vurucunun ayağına çarpması ve onun topa vuramadığı halde say için koşması.
Long hop: Kısa ve vurulması kolay kötü top.
Maiden over: Vurucunun skor elde edememesi. Top yuvarlayıcısı açışından başarı.
Mark, get off the: Sırası gelenin ilk sayıyı alması.
Off-break: Toprağa uzağında değdikten sonra, oyuncunun üstüne doğru giden falsolu top.
Over the wicket/round the wicket: Top yuvarlayıcının, kalenin neresinden atış yaptığını gösterir; atışı yapan kol, kaleye yakınsa “over“, uzaksa “round” denir.
Overthrow: Vurucunun fazla sayı yapmasına yol açan kötü atış.
Pace: Süratli top yuvarlama.
Partnership/Stand: Kalede iki vurucu varken alınan sayıların toplamı.
Seamer: Orta süratte bir top yuvarlayıcısının topun dikişini ayarlayarak atış yapması.
Takes his sweater: Top yuvarlayıcının görevini tamamladıktan sonra, adalelerini sıcak tutmak için kazağını giymesi.
Tnnings (Sıra): Hem vurucunun, hem de takımın oynama sırası anlamına kullanılır.
Ton: 100 sayı, bir “century“.
Wide: Top yuvarlayıcı atışını vurucunun yetişemeyeceği kadar yana yaparsa, hakem “wide” diyerek durumu saptar ve rakibe bir sayı ve ek olarak fazladan bir vuruş hakkı verir.
Oyun Malzemeleri (Gereç, materyal): Kriket oyunu için gerekenler bir sopa (bat), bir top ve değneklerden oluşan kalelerdir. Sopa tahtadan yapılmıştır, bir yanı düzdür. Arkası ise yuvarlaktır. Tutacak yeri kamıştan yapılmıştır ve lastikle kaplanmıştır.
Oyuncunun isteğine göre çeşitli ağırlıklarda olabilir. Topun içi mantardır, üstüne ip sarılmış ve dışı parlak kırmızı deri ile kaplanmıştır. Deri parçalarını birleştiren kalın dikiş yerleri, oyuncular tarafından topa falso vermek için kullanılır. Top 155 gram ağırlığındadır ve çevresi 23 cm’dir. Topun yüzeyindeki parlaklık zamanla kaybolur. Ustalar bu parlaklığı kaçmış toplarla oynamazlar.
Kriket oyuncuları beyaz ya da krem rengi gömlek, flanel pantolon ve kazak giyerler. Çorapları gibi, deriden ya da bezden yapılan ayakkabıları da beyazdır. Kullanılan malzemelere son yıllarda koruyucu bir takım şeylerden etkilenmiştir: Kask kullanılarak, son yollarda fazlalaşan kafa yaralanmaları önlemeye çalışılmaktadır. Siperlikli olan bu kasklar, özellikle vurucular tarafından kullanılmaktadır. Ancak zaman zaman bunlara yakın oynayan alan savunma oyuncularının da kask kullandıkları görülür.
Vurucular genellikle plastik ya da metal gereç ile karnını, yastıklarla bacaklarını ve yumuşak eldivenlerle de ellerini korurlar. Kaleyi savunan oyuncular da, aynı şekilde korumalıklar kullanırlar. Hatta bunlar yumuşak eldiven değil, büyük deri eldivenleri giyerek topu yakalamaya çalışırlar. Hakemlere gelince, bunlar kısa beyaz ceketler giyerler ve yanlarında yedek toplar, kalem, not defteri, küçük hesap makinesi, madeni para gibi şeyler bulundururlar.
Kurallar: Bu oyun erkekler (yetişkin) tarafından oynanmaktadır.
Oyuna İlişkin Genel Kurallar:
– Kriketin kuralları, yıllar alan bir gelişimin ürünüdür ve oldukça karışıktır. Kriketin rekorlar kitabı Wisden kurallara sık yazılmış 20 sayfa ayırmıştır. Kurallar malzemelerin tipini, sayı yapma yollarını ve vurucuların hangi şartlarda oyun dışı kalacaklarını belirler. Yağmurlu havalarda üstünün kapatılmasını da içermek üzere, her koşulda pitch’in bakımını ve durumunu düzenleyen kurallar da bulunur. Hakemlerin görevleri açıkça belirtilmiştir. İki hakem alınacak bütün kararların yetkilisidirler. Top yuvarlayıcısının atışının kurallara uyup uymadığını kontrol ederler. Çünkü topu elden çıkarma anında, kolun gergin olması gerekir. Ayrıca bir ayağının da, çizginin gerisinde olması şartı aranır. Yağmur ya da havanın kararması gibi durumlarda oyunun durdurulması ya da tekrar başlatılması konusundaki kararları da hakemler verir.
Oyunun Oynanışı
Oyun Sahası
Kriket genellikle çimde oynanır. Alanın ortasında, 20 metre uzunluğunda, 3 metre genişliğinde bir bölüm iyice biçilmiş ve çizgiler çizilmiştir. Bu çizgilere “pitch” denir. Oyun buradan başlatıldığından, pitch kriket oyununda çok önemlidir ve pitch’in hava koşullarına göre gösterdiği reaksiyon oyunun kaderini çizer. Hangi takımın başlayacağını belirlemek için para atışı yapılmadan önce takım kaptanları mutlaka pitch’i incelerler. Bu yüzdendir ki pitch’in bakım ve hazırlanması uzmanlık isteyen bir iştir.
Pitch beyaz çizgilerle çizilir. Pitch’in iki ucundaki yuvarlama çizgileri birbirinden 20 metre uzaklıktadır. Bu çizgilerin ortasında “wicket” denilen kaleler vardır. Yuvarlama çizgisinin 1,20 metre önünde, vuruş çizgisi bulunur.
Bu iki işe yarar;
– Birincisi yuvarlamayı yapan oyuncu, öndeki ayağının bir bölümünü bu çizginin gerisinde bulundurmak zorundadır.
– İkinci olarak da vurucu ayağını ya da sopasını vuruş çizgisinin arkasında tutarsa ceza yemez. Vuruş çizgisi iki yana sınırsız uzar. Böylece vurucu çizgi boyunca sağa sola açılsa da, kendi bölgesinin içinde sayılır. Yuvarlama “wicket” ile dönüş çizgisi arasından yapılır.
Pitch’in her iki ucunda toprağa çakılı, kale görevi yapan ve “wicket” denilen değnekler bulunur. Bu değnekler yaklaşık 71 cm yüksekliktedir ve gene yaklaşık 23 cm genişliğinde bir hedef oluştururlar. Değneklerin tepesinde, “bails” denen iki kısa tahta çubuk bulunur. İdeal bir kriket alanı ovaldir. Sınırları kalelerden 70 metre uzaklıkta olmalıdır.
Oyunda Görevli Oyuncular
Alan Savunma Oyuncusu (Fielder): Bu tip oyuncuların önemi, seyirci için açık olmayabilir, ama takımlar için hiç de öyle değildir. Takımın anahtar oyuncusu kalecidir. İyi bir alan oyuncusu bir maçta kendi takımı aleyhine yazılacak 20 – 30 sayıyı, hücum vuruşlarını durdurmak suretiyle önleyebilir.
Kaptan: Yetenekleri daha çok oyun içinde önemlidir. Soyunma odasında oyuncuların vuruş sırasını değiştirebilir (krikette bu taktik olarak çok önemlidir) ve takımını daha iyi oynamaya teşvik eder, canlandırır. Ama alanda görevi son derece önemlidir. Top yuvarlayıcı değişiklikleri ve alana yayılma değişikliklerini hep kaptan ayarlar. Kaptan vurucuyu çökertmek üzere çeşitli taktikler kullandırır. İki vurucunun da başarılı olduğu bir durumda, yeni bir top yuvarlayıcıya görev verir. Bir top yuvarlayıcıyla diğerinin yerlerini değiştirerek, bazen de bir uçtan yavaş, bir uçtan hızlı top yuvarlayıcılar kullanarak, vurucunun ritmini bozmaya çalışır. Alan savunma oyuncularının yerleşme düzenleri de son derece önemlidir. Uzakta beklerken birden yakın top yakalama pozisyonuna getirilen bir savunma oyuncusu maçın kaderini değiştirecek bir kale sayısına yol açabilir. Geriye doğru çekilen bir oyuncu “boundary” sayısını önleyebilir. Bu taktiklerle kaptan, vurucu üzerinde baskı kurar ve kaleyi vuramasa bile rakibin aldığı sayıları en az düzeyde tutacak bir savunma oyununu başarıyla uygulayabilir.
Top Yuvarlayıcı (Bowler): Amacı kaleyi vurmaktır. Süratli top yuvarlayıcı süratiyle vurucuyu alt etmeye çalışır. Orta süratte ya da yavaş top yuvarlayıcılar aldatıcı atışlar yaparlar, yükseklik, yön, hız değiştirerek, topa falso vererek vurucuyu aldatmaya çalışırlar. İyi top yuvarlamanın sırrı uzunluk ve yön tayinindedir. Beklenmedik bir uzun top vurucunun, istediği gibi ileri geri hareket etmesini önler. İyi yönlendirilmiş bir top ise, doğrudan değneklere gidebileceği gibi beklenmedik bir yere doğru da atılabilir.
Kaleye geldiği andan itibaren vurucuyu dikkatle kontrol eder. Süratli bir top yuvarlayıcı, sektirmeli atış yaparak, topu vurucunun katasının yanından geçirebilir. Ya da bir “yorker” tipi atış deneyerek, topu tam sopanın önünde kesilecek şekilde atar. Yavaş bir top yuvarlayıcısı ise, yeni gelen vurucuyu yanıltmak ve kaleye yerleşmesine olanak vermemek için, topu havadan yay yapacak şekilde fırlatabilir. Bir top yuvarlayıcısının kaleyi vurmak için çeşitli teknikleri olabilir. Vurucuyu, ürkütmek için vücuduna doğru atış yapar; vurucunun tahmininden daha hızlı ya da yavaş bir atış yapar; bilek hareketini gizleyerek, son anda topu farklı bir yöne gönderen falsolu bir atış yapar. Top yuvarlayıcılar genel de vurucunun konsantrasyonunu bozmaya ve eğer varsa tekniğindeki eksikliklerden yararlanmaya çalışırlar. Hatta bazen vurucuyu kendine aşırı güven içindeyken yapabileceği dikkatsizlikleri kollayarak avlarlar.
Vurucu (Batsman): Bütün işi sayı yapmaktır. Bunu, alanın sağına ya da soluna doğru çeşitli vuruşlar yaparak sağlar. Aynı anda savunma yapmak ve kalesini de korumak zorundadır. Vurucular kendilerine yöneltilen her topu karşılayacak farklı vuruşlar geliştirirler. Başlıca hücum vuruşu “drive“dır. Vurucu vücudunun ağırlığını öndeki ayağının üzerine yükleyerek ve yere dik tuttuğu sopasının geniş tarafını kullanarak yapar bu vuruşu. Bacakların yanından yapılan “pull” ve “hook” da hücum vuruşlarıdır. Ayrıca, topu çok uzaklara gönderen “kesme” vuruşlar vardır. Topu durdurmayı amaçlayan savunma vuruşları, topu yansıtıp kalenin arkasına gönderen şaşırtma vuruşları da çok kullanılır.
Genelde başarıyı getiren oyuncudur. Vuruculuk sırası kendisine gelen oyuncu kalede mümkün olduğu kadar uzun süre kalmaya çalışır. Top yuvarlayıcıların ve kalenin durumunu kontrol ederek önce yerine ısınır. Sonra, kendine güveni arttıkça vuruşlar ve koşularla takımının sayılarını artırmaya çalışır. Vuruculuğa ne zaman gelecekleri önceden düşünülen vuruculara farklı görevler verildiği de olur. Başlangıç vurucular iyi bir başlangıç yapmaya çalışır, ama topun parlaklığını da hesaba katarlar. Zamanla topun bu parlaklığı ve kayganlığı gidince, top havada daha az falsolanır ve vurucu yönünden daha az rahatsız edici hale gelir. 6’ıncı ya da 7’inci sıradaki vurucu topların yuvarlanış biçimini az da olsa incelemiş durumda olur ve amacı değişik vuruşlarla sayıları artırmaktır. Oyunun bütünü göz önüne alınırsa, sonlara doğru yapılan bir 35 sayı, başlangıçta yapılan 70 sayılık bir açılış kadar değerlidir. Çünkü bütün oyuncular sırayla vuruculuk yaparlar ve sonlardakiler genellikle iyi vurucu olmayan top yuvarlayıcılarıdır.
Kazanma
֍ Kriket 11’er oyuncudan meydana gelen iki takım arasında oynanır.
֍ Beyzbol’da olduğu gibi, bir takım topa sopa ile vurup koşarak sayı kaydetmeye çalışırken, öbür takım topu vurucuya yuvarlayarak onu oyundan çıkarmaya çalışır.
֍ Ancak Beyzbol’da hareket bir alanda yoğunlaşırken, burada iki hedef alanı vardır.
֍ Bir top yuvarlayıcı alanı bir ucundan öbür ucuna seri bir atış yaptıktan sonra bir seri, bazı ülkelerde 6, bazılarında 8 top tur, öbür top yuvarlayıcı da ters yönde bir seri atış yapar.
֍ Oyuncular her seriden sonra yer değiştirirler.
֍ Alanda “pitch”in iki ucunda, iki vurucu bulunur.
֍ Bir vurucu topa vurduktan sonra, her ikisi de koşarak yer değiştirirler.
֍ Bu yer değiştirme bir sayı oluşturur.
֍ Bir vuruşta 1.2.3, hatta 4 kez karşılıklı gidip gelinebilir.
֍ Her vurucunun hayali bir oyunda yüz sayı (century) yapmaktır.
֍ Vurucu topa alanın istediği bir yerine doğru vurabilir.
֍ Eğer yaptığı vuruşla top alanın sınır çizgisini geçerse bir “boundary” yapmış olur ki, bu atış top çizgiyi geçmeden toprağa değerse 4 sayı, değmezse 6 sayıdır.
֍ Bu durumda vuruculara koşmalarına gerek kalmadan otomatik olarak sayı yazılır.
֍ Belli bir süre devam eden oyunlarda, vurucunun sayı kazanmak için acele etmesi gerekmez.
֍ Daha çok savunmaya önem vererek, yuvarlanan topu durdurarak ya da yavaşça vurup uzaklaştırarak oynayabilir.
֍ Eğer top kötü gelirse, yanından geçmesine izin verir.
֍ Bunu istediği kadar yapabilir.
֍ Hatta topa vurmak isteyip de ıskalasa da bu kural geçerlidir.
֍ Top yuvarlayıcı ile alan savunma oyuncuları rakip takımdaki 10 oyuncuyu dışarda bırakmaya çalışırlar.
֍ Bunun çeşitli yolları vardır. Top yuvarlayıcı örneğin, topla kale sopalarına vurmaya ve tepesindeki çubuğu düşürmeye çalışır. Vurucunun topu havalandırmasını sağlayarak topun kendi alan savunma oyuncuları tarafından yakalanmasına olanak hazırlar.
֍ Top yuvarlayıcı vurucuyu bölgesinin dışına çekmeye çalışarak, kale oyuncusunun kaleyi topla vurarak onu oyun dışı bırakmasını sağlayabilir.
֍ Ancak, ayağı ya da sopası beyaz çizginin gerisindeyse vurucu emniyettedir.
֍ Bazı durumlarda top kaleye vurmak üzereyken, vurucu bunu ayağıyla engellerse, gene oyun dışı kalır.
֍ Vurucu topa vurur ve kendisi ya da öbür vurucu karşı çizgiye varmadan rakipleri topu kaleye ulaştırırsa vurucu oyundan çıkmış olur.
֍ 11 vurucudan 10 tanesi oyun dışı kalınca, bir devre tamamlanmış olur.
֍ Bu durumda öbür takım ikinci devrede daha fazla sayı yapmak zorundadır.
֍ Birinci sınıf maçlarda, 3, 4, 5 gün devam eden devreler oynanır, sonuçta iki devrenin sayılarının toplanması ile skor toplamı elde edilir.
֍ Belirtilen sürede oyunun bitmemesi üzerine uzatmaya gidilir.
֍ Maçın normal süresinin sonunda skorun eşit olması halinde beraberlik ilan edilir.
֍ Ancak böyle durumlar oldukça seyrektir.
֍ Oyun genellikle öğleye doğru başlar, öğlen yemek molası, sonra çay molası verilir ve akşam saat 18’de o günkü oyun sona erer.
֍ Son yıllarda sınırlı sayıda serilerle oynanan kriket daha fazla rağbet görmeye başlamıştır.
֍ Bir zaman limiti yerine, her takım belli sayıda seri oynamaktadır (40 ile 60 arası).
֍ Bu durumda kazanan ise doğal olarak, daha fazla sayı kaydeden takımdır. Bu tip oyunlar bir günde bitmektedir.